Akçakoca nasıl ‘misafirperver’ olacak?

Değerli Akçakocalılar ve Akçakoca sevdalıları,
Hatırlarsınız, geçtiğimiz günlerde bu köşede Akçakoca için elimizi taşın altına koyacağımızı ifade etmiş ve uzunca bir süredir bu gaye uğruna sessiz sedasız çalıştığımızı belirtmiştik. Artık ilçemizin menfaatine olan her etkinlikte aktif bir şekilde yer almaya gayret ediyoruz.
Geçtiğimiz Cuma günü Düzce Üniversitesi Akçakoca Yerleşkesi’nde düzenlenen Akçakoca Sempozyumuna sağladığımız katılım da bu çabalarımızın bir yansımasıydı. İyi niyetlerle organize edilmiş olsa da, organizasyonel bazı eksiklikler gözümüzden kaçmadı. Ancak genel çerçevede, Akçakoca’mızın potansiyelini konuşmak ve tartışmak adına önemli bir platform sunduğu için sempozyumu olumlu bulduğumu belirtmek isterim.
Sempozyumda yapılan protokol konuşmalarının tamamını dikkatle dinledim. Konuşmacıların genel yaklaşımı ve vurguları yerindeydi. Ancak içlerinden bir tanesi, Akçakoca Kaymakamı Sayın Deniz Pişkin’in ifadeleri zihnime takıldı. Sayın Kaymakam, konuşmasının bir bölümünde Akçakoca’nın “misafir ağırlama becerisini geliştirmesi gerektiğini” söyledi.
Bu cümle, ilk etapta genel bir turizm söylemi olarak algılanabilir. Ancak Sayın Kaymakam’ın ilçemizde göreve başlayalı henüz birkaç ay olduğunu düşündüğümüzde, bu tespiti yapacak kadar belirgin bir deneyim yaşamış olması düşündürücü. Eğer bu ifade, Akçakoca’nın mevcut misafirperverlik anlayışına dair gözlemlere dayanıyorsa, o zaman gerçekten de üzerinde ciddiyetle durmamız gereken bir sorunla karşı karşıyayız demektir.
Türkiye’nin ilk turizm şehirlerinden biri olarak anılan Akçakoca, aradan geçen onca yıla rağmen hala “misafir ağırlama becerisini” geliştiremediyse, bu hepimiz için bir özeleştiri yapma zamanının geldiğini gösteriyor. Elbette, esnafımızın ve işletmelerimizin zaman zaman karşılaştığı zorlukların farkındayız. Ancak önceliğimiz, şimdilik sayıca az olan ziyaretçilerimizi en iyi şekilde ağırlayarak, memnun bir şekilde ilçemizden ayrılmalarını sağlamak olmalıdır. Zira unutmayalım ki, memnun ayrılan her misafir, beraberinde yeni misafirleri de getirecektir.
Akçakoca’da yaşayan ve bu toprakların gelişimi için samimiyetle çabalayan bir gazeteci olarak sormak istiyorum: Biz nerede hata yapıyoruz? Sahip olduğumuz doğal güzellikler, tarihi zenginlikler ve eşsiz deniziyle potansiyeli yüksek olan ilçemizin turizmde hak ettiği yere ulaşmasının önündeki engeller nelerdir?
Bu sadece esnafımızın ya da belediyemizin sorumluluğu değil. Her bir Akçakocalı, ilçemizin gönüllü bir elçisi olmalı, gelen misafirlerimize karşı güler yüzlü, yardımsever ve misafirperver bir tutum sergilemelidir. Unutmayalım ki, bir şehrin imajı, sadece broşürlerdeki fotoğraflarla değil, o şehirde yaşayan insanların davranışlarıyla da şekillenir.
Sayın Kaymakam’ın bu önemli tespitini bir uyarı çanı olarak görmeli ve hep birlikte harekete geçmeliyiz. Akçakoca’nın misafirperverliğini yeniden canlandırmak, turizm potansiyelini tam anlamıyla kullanmak ve ilçemizi hak ettiği yere taşımak için daha fazla çaba göstermeliyiz. Bu konuda her türlü işbirliğine ve ortak akla açık olduğumu belirtmek isterim.
Gelin, hep birlikte Akçakoca’yı sadece doğal güzellikleriyle değil, aynı zamanda sıcakkanlı ve misafirperver insanlarıyla da anılan bir turizm cenneti yapalım.
Tolga HÜNKAR
Akcakocahaberleri.com