DİYALİZ TEKNİKERLERİ YÖNETMELİĞİN UYGULANMASINI BEKLİYOR…
Diyaliz teknikerlerinden mesaj var: ‘’Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca bizlere söz vermişti. Diyaliz teknikerleri yönetmeliği ne zaman sahada uygulanmaya başlayacak?’’
1 Mart 2019 tarihinde çıkarılan Diyaliz Yönetmeliği ile diyaliz ünitelerinde sadece diyaliz teknikerleri hizmet vereceğine dair karar alınmıştı. Fahrettin Koca: ‘Diyaliz teknikerlerinin istihdam sorununu çözüyoruz.’ başlıklı kampanya görselleri ile duyurduğu yönetmelik halen daha sahada uygulanmıyor. Diyaliz teknikerleri; Koca’nın, ‘’Diyaliz Teknikerlerinin İstihdam Sorununu bu kez çözmesini bekliyor.
FAHRETTİN KOCA: ‘’DİYALİZ TEKNİKERLERİNİN İSTİHDAM SORUNUNU ÇÖZÜYORUZ’’
‘’Yeni yönetmelikle birlikte istihdam sorunu yaşayan diyaliz teknikerlerinin önünün açılmasını sağlayacağız. Bu kapsamda diyaliz merkezlerinde kademeli geçişle sadece diyaliz teknikerleri ile hizmet vermeyi hedefliyoruz.’’ İfadelerini kullanan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca ardından şu görseli paylaşmıştı:
DAĞITIM YERLERİNE AMA…
Sağlık Hizmetleri Genel Müdürü Prof. Dr. Ahmet Tekin’in imzasının olduğu yazı ile Kamu Denetçiliği Kurumu’na yapılan başvuru sonucundaki kararın olumlu yönde değerlendirildiği ve gerekli adımların ivedilikle atılması için çalışmaların başlatılması noktasında ki önem ifade edilmişti. O tarihte dağıtım yerlerine gönderilen yazı da ilgili mağduriyetin giderilmesi adına atılacak adımların 30 gün içerisinde başlaması arz edilmişti.
İşte o yazı:
DİYALİZ TEKNİKERLERİ ADINA…
1 Mart 2019 yılında diyaliz teknikerleri için çıkarılmış olan yönetmeliğe göre; artık diyaliz ünitelerinde sadece diyaliz teknikeri ile hizmet vermek planlanmıştı ve bu karar Koca tarafından duyurulmuştu. Bu tarihten sonra diyaliz sertifika programları kapatılmış ve 1 Mart 2020 ye kadar diyaliz ünitelerinde sertifikasız personel çalışmasına 1 Mart 2020’den sonra da tüm sertifikasızların diyaliz ünitelerinden çekilmesine dair de bir açıklama yapılmıştı.
Ancak ünitelerden sertifikasız personeller çekilmediği için hala ne yazık ki PDC (personel dağılım cetveli) düzenlenemedi. Bu durum üzerine Kamu Denetleme Kurumu’na başvuruda bulunuldu. Kurum tavsiye niteliğinde yazı yazdı ve sağlık bakanlığı bu tavsiye yazısına uyarak bir genelge yayınladı. 81 il sağlık müdürlüğüne bu yazı gönderildi. İçeriğinde de diyaliz ünitelerindeki sertifikasız sağlık personellerinin çekilerek yerlerine diyaliz teknikeri istihdam edilmesini PDC’de hastanelerin talepte bulunmasını söyledi. Ne yazık ki PDC güncellemelerinde bakanlığın çıkardığı yazıya rağmen PDC’miz halen daha düzenlenmemiştir.
Hastanelere CİMER üzerinden yaptığımız başvurularda konunun bakanlığa bildirildiğini ama bakanlığın diyaliz teknikeri ataması yapmadığını ve bu yüzden personel eksikliği nedeniyle sertifikasız sağlık personellerinin diyaliz ünitesinde çalıştırılması durumu oluştuğu dile getirildi.
Bakanlığa gönderilen dosyalar neticesinde de hastaneler personel talebinde bulunmuyor cevabı alıyoruz. Bakanlık hem çıkardığı yönetmeliği hem de yönetmeliği uygulamak için çıkardığı yazıyı ne yazık ki uygulamamaktadır.
Üniversite hastanelerinde, kamu hastanelerinde ne de özel sektörde istihdamımız mevcut değildir. 26 yıllık bölüm olan diyaliz teknikerliği bölümünde aktif çalışan diyaliz teknikeri sayısı sadece 1415’ken sertifikasız sağlık personeli sayısı 1500’ün üzerinde bir rakama sahiptir. Ayrıca atanmamıza en büyük engellerden biri de mevzuattır. Mevzuata göre 5 makinaya bir diyaliz teknikeri düşmektedir ancak bu mevzuat yıllar öncesinde hazırlanmıştır. O tarihlerde personel ihtiyacı karşılarken hasta sayısı bu kadar yoğun değildi. Şu anda Türkiye’de 60.558 Hemodiyaliz hastası 3.387 periton diyalizi hastası bulunmaktadır. Hasta sayısı arttığı halde mevzuat düzenlenmediği için ve sertifikasızlar diyaliz ünitesinden çekilmediği için 24 bin mezun olarak atama sorunu ile karşı karşıya kalıyoruz üstüne üstlük bölüm hala binlerce mezun veriyor. Mezun sayısının da önüne geçilemiyor. Diyaliz ünitesinde bulunan sertifikasız personeller eğitim almadığı için sağlıklı bir şekilde hastalara diyaliz tedavisi uygulayamamaktadır. Yanlış uygulamalar ise hastaların kanının hemolize uğramasına neden olmaktadır.
HABER: TOLGA HÜNKAR